İçeriğe atla

Adnan Oktar ve Bilim Araştırma Vakfı (BAV)

20. ve 21. yüzyılın en büyük intikam ve katliam aracı medya oldu olmaya devam ediyor. Bunu ister şu anda yazmakda olduğum satırlara alet ettiğimi düşünerek değerlendirin, isterseniz de gerçek bir izlenim olarak algılayın. Can alıcı bir örnek olarak gözlemlediğim vereceğim örnek bu ifadenin arkasında yatan temel düşünceyi daha iyi yansıtacaktır umarım. Türkiye’de kime sorsanız Amerika’nın Irak’ta olması insanlık adına büyük bir suçtur ve zulümdür. Ama buraya, şu anda içinde yaşadığım Amerikan toplumuna gelip sokaktaki vatandaşlara “Amerika’nın Irak’ta olması hak mıdır değil midir” diye sorsanız alacağınız cevap “Amerika Irak’a demokrasi götürüyor, biz onların demokratik hakları için savaşıyoruz” olacaktır ve bununla aslında büyük bir iş başardıklarını ifade etmeye çalışıyorlar. Şaşırıp kalıyorsunuz, sizin apaçık gördüğünüz gözlemlediğiniz gerçekleri bu insanlar göremiyor. Neden? Türkiye’de çok genel bir söylem var, ‘Amerikalıların yarısı aptal diğer yarısı da obez’. Alakası yok. Bu cevabı almanızın en büyük nedeni, bu insanlar akşam evlerine gittiklerinde, kendilerine saatlerce TV kanallarında medya patronlarının insiyatiflerine göre yürüttükleri büyük bir kampanya sunuluyor. Amerika’ya ilk geldiğim sıralarda haberleri izlediğim zaman gözlerime inanamadım. Bu insanlar nasıl olur da Irak savaşını bu şekilde değerlendirir diye kendi kendime kızdım durdum. Irak yetmemiş gibi, sonrasında İsrail’in Lübnan katliamı başladı. Aynı şekilde, İsrail binlerce insan da öldürse yerden göğe kadar haklı görülüyor, inanılır gibi değil diyorsunuz ama Amerikalılara sorduğunuz zaman Jerussalem (Filistin) onlara söz verilmiş topraklardır diyorlar. Bu fikir nereden geliyor tabiki medyadan. Amerika’da bir söz var, eğer uğraştığınız kişi, yahudi zenci bi kadın ise ne istiyorsa yapın eğer mahkemeye giderse herşeyinizi alır diye. Yahudilik, soykırım iddiaları (holocaust) gibi konular dokunulmazlardan. Bunun arkasındaki en büyük neden tahmin edeceğiniz gibi yine ‘medya’.
Dönüp Türkiye’ye baktım, o zaman büyük resim ve küçük resim karşılaştırma yapması daha kolay oluyor. Çünkü Amerika’da uygulanan sistem ve politika Türkiye, Mısır, Ürdün gibi iç dinamikleri olan ülkelerde de aynı şekilde sergileniyor. Buraya ilk geldiğim sıralarda Türkiye’den arkadaşlar ‘Amerikada orijinal bişey varsa söyle biz de Türkiyede yapalım’ diyorlardı. İşte Amerika’ya has en orijinal ürün, “medya katliam ve intikam serisi”, Türkiye’de en canlı bombalı haliyle sergileniyor.
2-3 ay da bir, sansasyonel haberlerle, sanki halkın dini duyguları sömürülüyormuş, inandıkları insanlar aslında sahte şarlatanlardan başka birşey değillermiş gibi lanse ediliyor. Bu seri Kemal Sunal’ın filmleriyle başladı. Onun filmlerinde cami imamlarıyla, hocalarla alay edildi, hafife alındı. Gerici, falcı, insanları kandırmaya çalışan, elinde tesbihiyle, süpürge ucu gibi olmuş iğrenç sakalıyla adeta şeytani görüntüsü olan kişilere hoca, imam misyonu yüklenildi. ‘Ne gelirse hacıdan hocadan gelir’ sözü dilimize yerleşti. Bu şekilde insanların içlerindeki güven duyguları rencide edilidi, ediliyor. Medyada bu şekilde lanse edilen, Fethullah Gülen, Adnan Oktar, Cübbeli Ahmet Hoca bunların ilk başında geliyor. Milyonların hürmet gösterdiği bu kişiler bir kalemde silinerek yerin dibine indirildi. Adil hüküm vermede en temel iki kural: ‘Suçu kanıtlanana kadar suçlanan kişi suçlu değildir’, ‘Herkesin kendini savunmaya hakkı vardır’ kuralları bu kişiler için geçerli olmadı. Bu hocaefendiler hakkında bir haber olduğu zaman, ‘Şeriat hortladı’, ‘Laiklik patladı’, ‘Cumhuriyet öldü’ ve bilumum sloganlarla ana haber bültenleri başatıldı.
Saat 7 haber programları:
Kanald: ‘Evet Sayın Seyirciler Cübbeli hoca olarak bilinen Ahmet …’
atv: ‘İyi akşamlar sayın seyirciler, Fethullah Gülen hocaefendi …’
Show Tv: ‘İyi akşamlar sayın seyirciler, yeni bir haber bülteniyle karşınızdayız. Harun Yahya müstear ismini kullanan Adnan Oktar …’

Psikolojimize yerleşmiş, ana haber bültenleri en kötü ve en kritik haberle başlar. Ana haber bültenleri, bi yerlere atom bombası atılmış, birisi diğerine savaş açmış, bir kaza olmuş da 10’larca kişi ölmüş gibi, ilk sıradan yayınlanır. Bu etki halkın üzerinde oluşturulmaya çalışılıyor.

En tazelerinden olduğu için, Cübbeli Ahmet hoca ile ilgili daha hatırlarsınız sanırım 3-4 ay evvel, 7-8 yaşında kız çocuğuyla aynı denizde yüzdü diye cıngar koptu, Milliyet, Hürriyet çarşaf çarşaf haber yayınladı. Hakkında yapılan karalama kampanyasına cevap vermek için Show tv’ye çıkıp iftiralara cevap niteleğinde konuşma yapmak zorunda bırakıldı.

Aynı senaryo, Adnan Oktar (Harun Yahya) ve onun öncülük ettiği Bilim Araştırma Vakfı (BAV) için de oynandı. Adnan Oktar (Harun Yahya) ve Bilim Araştırma Vakfı (BAV) hakkında hatırlarsanız medyada amansız bir kampanya yapıldı. Bir görüntü de mankenler ağlamaklı, Adnan Oktar bize bunu yaptı şunu yaptı diye konuşuyor, diğer görütülerde polis baskın yapıyor, apar topar Adnan Oktar hapishaneye konuluyor. Bütün kanallar Adnan Oktar aleyhinde yayınlar yapıyor, konuşmacılar çıkartılıyor. Buna güzel örneklerden birisi Milliyet gazetesinin 2 Şubatta internet sitesinde manşetten duyurduğu (http://www.amerikadabirgun.com/milliyet/dunya/2007-02-02.htm) ‘Adnan Oktar bu kez Fransa’yı karıştırdı’ manşetleri. Sanki gittiği her ülkede karmaşa, kargaşa ve kriz yaratan insanlarmış gibi lanse ediyorlar. Geçtiğimiz günlerde Nokta dergisine yapılan Andıç operasyonu gibi, bir elden yönetiliyor ve bir amaca yönelik. Susturma ve caydırma politikası. Maalesef insanlarımız TV’de gösterilen herşeye inanma meyilinde oldukları için TV kanalları ve dolayısıyla medya patronları bunu en vurucu haliyle kullanıyorlar. Bu kişiler hakkında yapılan saldırılardan ve kampayanlardan sonra tanıdığınız kişilerden en firasetlileri (olayların arka planını görebilen) bile, ‘Adnan Oktar, Fethullah Gülen v.s. v.s. konusunu açmayalım’ v.s. gibi sözler sarfediyor, inanamıyorsunuz. Yeşilcam filmlerinde suçsuz yere hapse atılan anneler gibi ‘masumum, suçlu değilim’ diyorlar, kimse sözlerinize inanmıyor.

Milliyet ve Habertürk internet sitelerinde Fethullah Gülen ve Adnan Oktar ile ilgili yapılan manşetler:
Fethullah Gülen – Habertürk
Adnan Oktar – Habertürk
Adnan Oktar – Milliyet
Fethullah Gülen – Milliyet

Bu yazıyı yazmama esin kaynağı olan Bilişim Araştırma Vakfı anneleri iftiraları yalanlıyor vidyosuna gelmeden önce, Adnan Oktar’ın dünya çapında yaptığı çalışmaları ne kadar takdir ettiğimi ifade etmek istiyorum. Amerika gibi dış ülkelere gelen kişiler bunu daha iyi anlayacaktır eminim. İslamiyetin hristiyanlara anlatımı konusunda, evrim teorisinin yalan olduğu konusunda, bütün kanıtlarıyla bu alemin bir Yaratıcı tarafından yaratıldığı gibi onlarca konuyu anlatmak isteseniz de anlatamayağınız konuları, www.harunyahya.org olsun, www.harunyahya.com olsun, www.jesuswillreturn.com, olsun www.palestiniantragedy.com, www.islamdenouncesterrorism.com sitesiyle olsun daha sayamadığım onlarca siteleriyle milyonlara ulaşıyorlar. Web sitelerinin birçok dilde çevirisi bulunuyor ve bu insanlar bu işi para için yapmıyorlar. Neden mi? Sadece Amerika için söylüyorum, 10’larca DVD’nin bulunduğu paketleri ücretsiz kargo ile birlikte 20-30$’a evinize teslim gönderiyorlar. Böyle bir çalışmadan para kazanılabilir mi? Bunun hiç mi masrafı yok? Ne güzel söylemiş atalarımız, ‘ayinesi iştir kişinin söze bakılmaz’. Bu insanlar canlarını dişlerine takmış hizmet etmek için uğraşıyorlar didiniyorlar. Bir diğer yana bakıyorsunuz, herkese saldıran ama kendi patronlarının yediği haltları yazamayan köşe yazarları (bkz: Emin Çöl….), kendi mal varlıkları ile hiçbir bilgi vermeyen patronlar ve bu insanların devamlı yönlendirdikleri gündemler. Bu büyük hizmeti, Adnan Oktar ve Bilim Araştırma Vakfı aleyhinde yaygaralar koparan, naralar atan kimselerden hangi birisi yapıyor söyler misiniz Allah aşkına?

Bilim Araştırma Vakfı’na gönül vermiş yetişkin insanlarla ilgili gündeme atılan iddialarda, ailelerinden zorla alıkoyuldukları, görüştürülmedikleri gibi 30 yaşını geçmiş insanlar için iddia edilebilecek en saçma iftarlardan birisine, bu kişilerin aileleri cevap veriyor. Annelerin bu iftiralara cevap vermek durumunda bırakılması ne kadar pespaye, ne kadar saçma sapan bir durum. 35 yaşında üniversite okumuş insanların beyni nasıl yıkanır? Bu beyinler çarşaf mıdır tabak mıdır, nasıl yıkanır?

Yazıyı kapatmadan evvel ifade etmek istiyorum. Benim Bilim Araştırma Vakfı ile organik hiçbir bağım ve ilişkim yok, çalışmalarını bir müslüman olarak büyük bir hayranlıkla takip ediyorum ve destekliyorum. Dinimizin yayılmasına, duyulmasına ve anlaşılmasına hizmet eden herkese olduğu gibi… Gerçekten inanan her müslümanın yapması gerektiği gibi…

Bilim Araştırma Vakfı annelerinin iftaraları yalanladığı vidyoyu buradan izleyebilirsiniz:

Adnan Oktar ve Bilim Araştırma Vakfı (BAV)” üzerine 14 yorum

  1. İnsan der ki:

    Kendileriyle İstanbul’a gittiğimde görüştüm. Temiz yüzlü, ahlaklı, insanlardan en insan olabilecek kimseler. Siteyi mahkemeye verme durumları nedeniyle görüşme talebinden bulundum ve yanlış anlaşılmayı düzelttik.

    Bundan evvel kendileriyle ilgili hüsn-ü zannımın zedelendiğini belirtmiştim ama gördüm kü Allah’tan korkan, ahiret gününe inanan, kul hakkı olduğuna bunun hesabının verileceğine inanan insandan yine de zarar gelmiyor.

  2. FarukArslan. der ki:

    Bu ülke mahlukları hangi İslam yoluna baş koşmuş insana çamur atmadı ki ? Ne tuhaf değil mi, ne kadar İslam hakkında büyük yararı olmuş dinleyici kitleleri oluşmuş kişi varsa hep hep hep karalanır haberlerde. Nedendir acep ? …
    Allah’da görür ki masonuda ateside yahudiside hristiyanıda hepsi tek bir ademoğludur. Hepsinin gideceği tek bir yer vardır. Tekbir’imiz Rab yolundayken, Elinizden geleni ardınıza koymayın emi ?

  3. SADIK der ki:

    Güneş balçıkla sıvanamaz. Küçücük bir delikten bile güneşin varlığını anlarsınız. Adnan Oktar, büyük bir zattır. Neden, bunu nasıl anlayabiliriz? Tabiki eserlerinden ve yaptığı cesurane mücadeleden. Adnan Oktar’ın eserleri, yaptığı mücadele ELMAS hükmündedir. Hiçkimse bunları yok edemez. Biliyorsunuz elmas elmasla kesilir. ADNAN OKTAR’ın kıymetini geç de olsa herkes anlayacaktır.

  4. Ibrahim der ki:

    Cenab-ı Hak buyuruyor:

    ‘Apaçık kitaba yemin olsun ki, Biz Kur’an-ı mübarek bir gecede
    indirdik. Biz, gerçekten uyarıcıyız. O mübarek gecede, her hikmetli
    iş katımızdan bir emirle ayırt edilir…'(Duhan, 44/1-4)

    Ayette geçen, ‘mübarek gece’den maksat; Berat gecesidir. Kur’ânın bu
    gecede, Yedinci semadan dünya semasına indirildi. Kadir gecesinde
    ise ilk kez Peygamber Efendimize indirilmeye başlandı.

    Bu gecenin, dört adı vardır. “Mübarek gece”, “Berae gecesi” “Sakk
    gecesi”, “Rahmet gecesi”. Ve denildi ki bununla Kadir Gecesi arasında
    kırk gün vardır. Berae ve Sakk gecesi denilmesi hakkında da
    denilmiştir ki, haraç tamamen alındığı zaman beraetlerini (temize
    çıkmalarını) dile getiren bir sened yazıldığı gibi, Allah Teâlâ da bu
    gece mümin kullarına beraet yazar. Ve denilmiştir ki bu gecede beş
    özellik vardır:

    Bu gecenin beş özelliği vardır:

    1) Bu gecede önemli işlerin seçimi ve ayırımı yapılır.
    2) Bu geceyi ibadetle geçirenlere yardımcı olması amacıyla Allah
    tarafından melekler gönderilir.
    3) Bu gece bağışlanma ve af gecesidir.
    4) Bu gecede yapılan ibadetlerin fazileti çok büyüktür.
    5) Bu gecede Peygamberimize şefaat yetkisinin tamamı verilmiştir. Bu
    yetkinin üçte biri Şaban’ın onüçüncü günü, üçte biri Şaban’ın
    ondördüncü günü, geri kalan üçte biri de Şaban’ın onbeşinci günü
    verilmiştir.

    Hazreti Âişe (ranha) bu gecenin fazileti hakkında şunları anlatıyor:

    Günün birinde Hazreti Peygamber yanıma girdi. Elbisesini çıkardı.
    Aradan zaman geçmeden tekrar giyindi. Bunun üzerine beni şüphe,
    kıskançlık sardı. Ortaklarımdan birinin yanına gidecek sandım ve
    peşini takip ettim. Medine’nin kabristanı olan Bakîu’l-Garkad’da
    kendisine eriştim. Mü’minlere ve şehidlere istiğfar ve dua ediyordu.
    Kendi kendime: ‘Anam babam sana feda olsun! Sen Rabb’ının rızası
    uğrunda, ben ise dünya peşindeyim!’ diyerek döndüm. Soluk soluğa eve
    girdim. Arkamdan da Resülüllah (sav) girdi.
    -Neden böyle hızlı nefes alıyorsun?’ dedi.
    Ben,
    -Anam babam uğruna feda olsun. Yanıma gelip elbisenizi çıkardıktan
    sonra tekrar giyindiniz, beni kıskançlık tuttu. Ortaklarımdan birinin
    yanına gideceğinizi zannettim. Nihayet sizi kabristana giderken
    gördüm,dedim.
    Resul ü Ekrem,
    -Resülüllah sana haksızlık edecek diye mi korkuyorsun?’ dedi.
    Ardından Cibril geldi ve şöyle dedi:
    -Bu gece Şa’bân’ın on beşinci gecesidir. Cenabı Hak bu gecede Benî
    Kelb kabilesi koyunlarının sayısı kadar kimseyi cehennemden âzâd
    eder. Fakat bu gece Allah; müşriklerin, kincilerin, akrabalarıyla
    münasebeti kesenlerin, hayat ve ihtişamlarına mağrur olanların, ana
    ve babalarına isyan edenlerin, içki düşkünlerinin yüzlerine bakmaz.
    Resul ü Ekrem, elbisesini çıkardı.
    -Bu gece ibadet etmeme müsaade eder misiniz?buyurdu.
    -Evet, sana anam babam feda olsun, dedim.
    Peygamber namaza kalktı. Secdeye kapanıp uzun müddet kaldı.
    Endişelendim, elimle yokladım. Elim, ayağının altına dokununca
    kımıldadı. Ben de sevindim. Secdede şöyle niyaz ettiğini işittim:
    ‘Allah’ım! azabından afvına, gazabından rızana sığınıyorum. Sen’den
    yine Sana iltica ediyorum. ŞÃ¢nın yücedir. Sana yaptığım senayı Senin
    kendine yaptığın senaya denk bulmuyorum. Sana lâyık bir surette hamd
    etmekten âcizim.’
    Sabah olunca bunları Resul ü Ekrem’e söyledim. O da,
    – Yâ Âişe, bunları öğrendin mi? dedi.
    -Evet yâ Resülüllah, dedim.
    Resuli Ekrem;
    -Bunları hem öğren hem de başkalarına öğret. Zira bunları bana Cibril
    öğretti ve secdede bunları okumamı ta’lîm buyurdu.’ dedi.â€?

    Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) buyuruyor:

    “Her kim bu gece yüz rekat namaz kılarsa yüce Allah ona yüz melek
    gönderir. Otuzu ona cenneti müjdeler, otuzu ona cehennem azabından
    teminat verir. Otuzu da ondan dünya afetlerini savarlar, O’nu da
    ondan şeytanın tuzaklarını hilelerini savarlar.”

    “Yüce Allah bu gece ümmetine öyle rahmet eder ki Kelb kabilesinin
    koyunlarının kılları sayısınca.”

    “Yüce Allah bu gece bütün müslümanlara mağfiret buyurur ancak kâhin,
    sihirbaz, yahut çok kin güden veya içkiye düşkün olan, yahut ana-
    babasını inciten, veya zinaya ısrarla devam eden müstesna.”

    ‘Şaban ayının 15. gecesini ibadetle geçirin, gündüzünde de oruç
    tutun. Çünkü yüce Allah, bu gece dünya semasına rahmetiyle tecelli
    eder ve; ‘tevbe eden yok mu! Onu affedeyim. Rızık isteyen yok mu, ona
    rızık vereyim, hastalığından şifa isteyen yok mu ona şifa vereyim.
    Yok mu şunu isteyen yok mu bunu isteyen’ der. Bu durum, sabaha kadar
    devam eder’

    ‘Ameller, bu ayda âlemlerin Rabb’ı yüce Allah’a arz edilir. Ben de
    amellerimin oruçlu iken Allah’a arzedilmesini isterim’

    Rahmeti gazabını geçen Yüce Rabb’imizin hayır ve bereketini, af ve
    mağfiretini yağmur gibi üzerimize yağdırdığı bu mübarek geceyi fırsat
    bilip tevbe, dua ve niyaz ile geçirmeli; bu ilâhî ziyafetten
    faydalanmak için elimizden gelen gayreti göstermeliyiz.

    İnsanların bir sene içerisindeki rızıkları, zengin veya fakir
    olacakları ve ecelleri gibi mühim hususlar o gece içerisinde
    meleklere bildirilir. O geceyi ibâdet ve tâatla geçirmek ve nafile
    namaz kılmak sevaptır. Nitekim Peygamber Efendimiz bu geceyi
    ibadetle geçirmiş ve dua etmiştir:
    Geçtiğimiz yıl, Berat gecesine erişip de ölümü akıllarından bile
    geçirmeyen birçok insan, dünyadan göçüp gitmiştir. Ölüm, herkes için
    mukadderdir. Hiçbirimizin, bir sene daha yaşayacağına garantisi
    yoktur. O halde, yüce Allah’ın bizlere bahşettiği Berat gecesi gibi
    mübarek vakitleri güzelce değerlendirelim. Bu vakitlerin, bir ganimet
    olduğunu bilelim. Yüce Rabbimizin, her zaman açık olan tevbe kapısına
    yönelelim. Bu geceyi, gafletle geçirmeyelim. Yakınlarımızı,
    komşularımızı, yoksulları görüp gözetmeyi unutmayalım. Birbirimize,
    sevgi ve saygı gösterelim. Hep iyiliğe yönelelim.

    Bir ana baba olarak, evlatlarımız ile Bu Kandili keyifle, gururla yasayamadigimiz için tekrar kahroluyoruz. Allah Adnan Oktar denen kisiye akil fikir versin InsaAllah. Allah Adnan Oktar denen kisinin gozlerini acmasini, ve evlatlarımızı ait oldukları yere ailelerinin yanina gondermesini nasib eder InsaAllah. Allah bebeklerimizin gozlerini acmalarina yardimci olur InsaAllah. Allah bu mukaddes gunde dogru yoldan cikanlarin, etraflarinda sapiklik olupta goz yumanlarin, her turlu serre goz yumanlarin butun pisliklerden kurtulmasini saglasin InsAllah.

    Ya Rabbim, lutfen evlatlarımızın nefislerine geri donmelerini sagla ve dogruyu gormelerine izin ver. Ya Rabim lutfen Adnan Oktar’in hak ettigi cezayi bir an evvel ver, ve acilan yaralarin, kapanmasini niyaz ayle
    AMIN

    Tum GERCEK Muslumanlarin Berat Kandili kutlu olsun
    Selametle

  5. Magdur biri der ki:

    Oku bak yorumlari, bu yorumlar adnan abinizin sag kolu BEYIN CERRAHI oktar babunanin sitesi, bak sitenin adina!!!
    Isimlere bak, yazilanlara bak, nedense yorumlar hep ayni, belli kisilere hakaret ediyorlar. Bunlarin safhinda yer almayi sectigini gostermek istedim. Sen busun iste, bu yorumları yazanlarin safhindasin. Allah sana secme iradesi, akil fikir vermis, ama bunu secmissin. Daha ben ne diyeyim sana? Bosuna birbirimize hakaret ediyoruz. Hakaretle bir yere gelinmiyor.
    Aslanlar gibi videoyu da gordun, istiyorsan tekrar seyret: http://www.yahyaharun.com

    Buyur iyice sindire sindire oku, bu yorumlar oktar babunanin agzindan cikiyor delil? Sitenin adina bak.

    Seni bilmem ama ben amacima ulasiyorum, senle beraber yolladigim email için gazetecilerden 4, milletvekillerinden de 2 cevap geldi Allah’ima sukurler olsun.
    Insallah seninde birbirinden güzel evlatlarin olur da, bizlerin nerler cektigini uzaktan yakindan anlarsin, hatta vicdan azabi bile cekersin. Sen bir evladi senelerce en titiz sekilde yetistirip, en güzel svgiyi, saygıyi ogrettikten sonra, en iyi okullarda okuttuktan sonra, birden cikip onlardan hakaret yemek nedir biliyor musun? Bu aci nedir biliyor musun?

    Allah bu aciları sana yasatmaz Insallah. Evlat acisi ile ayni sey. Senden bir mahluk olarak 🙂 tek ricam, sakin kendin için ben adilim, ben tarafsizim deme, bu adnan oktar yazin dediklerinin hepsini yalanliyor.

    (2 dakika zahmet et te su yorumları oku)
    http://www.oktar-babuna.net/tumyorumlar.php

  6. Mehmet Buyukozer der ki:

    Mehmet takma adını kullanan arkadaşım ve bu yazıya yorum bırakan diğerleri;

    bu site ne senin ne de senin kafanda olanların sitesi değil. Bu site Adnan Oktar’ın kafasında olanların sitesi de değil. Burada yorumlarınızı demokratik ortam oluşundan dolayı yayınladım, yayınlıyorum ve yayınlayacağım. Ama bi noktadan sonra da haddinizi bilin artık. Ne insafı, ne de kafamın nasıl çalışacağını senden veya İbrahim takma adını kullanan ukala, ahlaksızdan öğrenecek değilim. Saçma sapan, arkası önü belli olmayan kanıtlayamadığınız sözlerden başka hiçbirşeyiniz yok. Kanıt getirin, bişey gösterin onu takip etmeyen namerttir. Ama ortada birşe yok. Ondan sonra çıkıp yazdığım yazıyı kaldırmam gerektiğini söylüyorsun. Sen sular duruluncaya kadar içi hakaretlerle dolu siteni kapatıyor musun? Kapatmıyorsun. Ben de sular durulana kadar hüsn-ü zannımı koruyorum. Galip gelirsin, haklı olduğunu kanıtlarsın, ben hem bu yazıyı kaldırırım hem de ortaya çıkan herşeyi hakkıyla bu sitede yazarım. Beğenmiyorsan, siteye girmezsen zaten şu anda yaptığın gibi kendi sitende ve onlarca domain de ve wordpress blogunda yazılar yazmaya, hakaret etmeye, adını hayatımızda ilk defa duyduğumuza kimselere iftiralar atmaya devam edersin.
    Oluklar çift, birinden nur akar birinden kir.

  7. Mehmet Buyukozer der ki:

    Şimdi bu kadar insan Adnan Oktar bey hakkında yorumlar yazdı. Şu ana kadar kimsenin yorumuna karışmadım. Hakaret noktasına kaçan bir iki kişiye sinirlendiğim için, madem bir insan hakkında böyle kafanıza göre şeyler yazabiliyorsunuz, ben de sizin IP adresinizi görünür şekilde yayınlıyorum dedim ve yorumlarının altına yazanın onlar olduğunu göstermesi için onu ekledim. Bunu birilerinden intikam almak gibi bir düşüncem olduğu için değil ama bir noktadan sonra el insaf dediğim için yaptım. Eğer bu kadar rahat birisi hakkında yazabiliyorsanız, sözlerinizin arkasında da durabiliyor olmanız gerekir.

    Yazıya bırakılan yorumlar için benim tarafıma geleyim. Yazımda da ifade ettiğim gibi ne Adnan Oktar beyi ne de yanında bulunan arkadaşlarının hiçbirisiyle el sıkışmış, tanışmış değilim. Buna ister inanınırsınız, ister inanmazsınız keyfiniz bilir. Kendisine ‘bey’ diyorum çünkü sadece youtube’dan vidyolarını izlediğim ve gördüğüm kadarıyla beyefendi bir hali var. Bir yandan böyle birisi var diğer yanda internetten adını soyadını saklayan, email adresi yerine sahte email adresleri yazan birileri birşeyler iddia ediyor belki doğru söylüyor belki de iftira ediyor ama ikisine de eşit uzaklıkta olan birisi olarak bu söylenen bu sözler açıkcası düşüncemi değiştirmiyor.

    Ramazan; Adnan Oktar’ın ve Oktar Babuna’nın yurtdışına çıktığında gitti otellerin, birlikte olduğu hayat kadınlarının elinde isimleri var mı? Bilhassa yurtdışındaki otellerde müthiş izleme, takip sistemleri kullanılıyor, bu kadar iyi bildiğine göre, kendisinin içinde olduğu görüntüler var mı elinde? Diyeceğim şu, Adnan Oktar hakkında yazabildiğiniz kadar yazıyorsunuz. Sizin dediğinizin doğru olduğunu kabul etmemiz gerekiyor çünkü siz kayıtsız şartsız ama KANITSIZ doğruyu söylüyorsunuz. Bir de Adnan Oktar var, televizyonlara çıkıyor hakkında dava açıldığı zaman çıkıyor savunmasını yapıyor. Bir taraf da sizin gibi kaçak dövüşüp çamur at izi kalsın yapanlar var, bir yandan da hakkında bir iddia olduğu zaman arkasından gidip temizlemeye çalışan bir insan var…

    Bunun yanında, Oktar Babuna ve belki yanına aldığı bazı arkadaşlarının şu anda internet üzerinden giriştikleri, kız Kerem v.s. v.s. gibi çok küçük hatta aşağılık denebilecek sitelerden haberim var ve hatta bu konuda ayrı bir yazı hazırlıyordum. Araya giren başka şeylerden dolayı bu yazıyı tamamlayamadım. Eğer Oktar Babuna’nın internet üzerinden giriştiği yıldırma, karalama kampanyalarıyla ilgili birşeyler yazsanız katılırım hatta desteklerim çünkü gözlerimle gördüğüm, şahit olduğum birşeyden bahsediyorsunuz. Ama bunun ucunu uzatıp hayatımda hiç tanışmadığım birisi hakkında karalama kampanyasına çevirirseniz ben buna katılmam.

  8. Yusuf der ki:

    Regaip kandili gecesi Nur cemaatinin hazırkadığı bir gecedeydim.Etrafta br tane bayan göremedim. Daha evvelki panellerinede gittiğimde kadın erkek ayrı oturuyorlar. Bir evde hem bayan hem erkek kalmazlar cunlu islama aykırı.Şimdi kız arkımın bana kadın erkek yanyana namaz kılınır demesi aklıma geldi.8 ay benden sakladığı kardeşler grubu ile gecirdiği gunler aklıma geldi. Butun gunn onlarla berabermiş.

    Fetullah Gulen çok farklı biri. Ama inanın bu olaylardan sonra onlara bile cekinerek bakıyorum. Bu olay beni islami cemaatlerden acayip soğuttu. Birilerini tartarken kesinlikle Kuran ve Sunnet e bakmakaya calısıyorum.

    Bu arada cemaatten ayrılan ve kız arkımı ve benide tanıyan bir kardeşle görüştüm. Bir erkeğin duyabileceği en acı seyi söyledi.Maalesef eski kzı arkım ecir sevabı için Allahın haram ettiği ve Allahın lut kavmini helak etme sebebi olan seyi yapıyormuş.

    Allah hidayet versin ne diyeyim. Taif te Allah rasulunun yuzuen türkurmuşler taslamışlar o beddua etmemiş. Bu kavimden islama hizmet eden insanlar cıksın demiş Cebraile.

    Şimdi oda ben gerçekleri biliyorum diye kendi ailesine ve o cemaatteki insanlara beni kötüler olmuş.Onlardan biri ile mailleştim ve bana sen ilaç tedevisi görüyorsun ruhal hastalıkların var diye bir iftira attı. Bir haber sitesinde de benim için Ebru Şimsekin managerı(p……k)i dediler.
    Gerci sasırmadım çünkü kız arkım Hz.Muhammede bile yalan isnad etti. Benimde inanclı olduğumu bilip. BU kişiler boyle inanmışlar.
    Ben sapasağlam biriyim.İçki ve sigara dahi kullanmam. en fazla vermidon içmişimdir yada appranax. Gelsinler canlı yayında kan ve idrar tahlili yapalim bakalim kim ne kullanıyor.

    Şimdi kız arkımda gerçekleri öğrendiğimi biliyor. Acaba pişmanlık duydu mu sanmam?Ona 6y yıl boyunca hayatını paylaşan birine ona 6 yıl byunca İslamı yasantısı ile ona Hz. YUSUFUN BASINA GELEN İMTİHANIN benimde basıma geldiğini ve kazananlardan olduğumu göstererek ,onun arkadaşlarının dahi benim gibi biri ile evlenmek sitemelerini onun ağzından duyarak ornek olmussam Hz.Muhammed yalanına ne gerek vardı.

    Ve daha bir suru şey var aslında özel seyleri anlatmak istemiyorum ama söylenen cinsel seyler doğru . Ben bu kızdan biliyorum son 4-5 ay yasadıklarımız iğrenc tekliflere doluydu.

    Allah mahser gununde acık hesaba cekmesin.Hayasız ve iffetsizlerle hasr etmesin. Kendiniz genc ken zinandan Allah için koruyan kişilerle hasrt etsin. ANAL MANAL SANAL ORAL HER SEKİLDE.

  9. Yusuf der ki:

    En kolay şey millete iftira atmaktır.Onlardan biri ile 8 ay yasadım. Yoksa bende Cetin gibi destekcisiydim.En azından Mgv de gecirdiğim yıllarda bize anlatılanlar ve girdiğim derslerde bize farklı anlatılıyordu.Maalesef işin itikadi ve cinsel boyutunu bilmiyorduk. Bu grubtan darbe yemiş biri olarak gecte olsa gerçekleri oraya katılan kız arkadaşım sayesinde öğrenmiş oldum. Burda ne yasadığımı yazmama gerek yok . Ama benim tek diyeceğim
    Sahabeler zina yapmamak için Hz.Muhammede kendilerini hadım etmek işstediklerini söylemiş.Hz.Peygamber buna izin vermemiş.Onlara sabrı ve oruc tutmayı tavsiye etmiş.
    Ve Hz. Yusuf örnegi .iffeti ve namusu ile Allahın ovgusune layık bir peygamber.Zuleyhanın Hz. Yusufu bastan cıkarma istediğine Rağmen Allahın yardımı ile zina yapmaktan kurtuldu. Bunlar Kuranda yazan ibni kesir tefsirinde de detaylarını okuduğum gerçek seyler.

    Anne Babalarada ne olursa olsun kötülememek gerektiği ile ile ilgili bir hadis daha var.

    Sahabe Peygamberimize gelir ve annesini kötüler. Annem kötü bir kadın fena seyler yapıyor der.
    Allah rasulu ona der ki:seni 9 ay karnında tasırken de kotumuydu.Sutunu emzirirken de kötümmüydü.

    Ve benim yasadiklarim :Muslumanın diyenler tarafından tehdit edilmek . Bir zamanlar sempatizanı olduğum kişinin muridi sayesinde gerçekleri öğrendim.

    Nebüyük bir cesarettir ki benimde inanclı olduğumu bilerek kız arkadaşımın ruyamda Peygamberimiizi gördüm senden ayrılmamı emretti o yuzden seni Allah için infak ediyorum demesi.
    Ama sunuda söylemekte yarar var. Bu kız cemaattede bir erkek arkadaşa sahipti 8 ay boyunca iki erkeği idare etti. Ama fikirlerini ve cinsel isteklerini 8 ay suresince onun değişmeye baslamasıyla çok belli etti. Bende gerçekleri Allahın yardımıyla öğrendim.

    Musluman muslumana bunu yapmamali.

    Ne itikadi ve imani ne de yasanti olarak tasvip edemeyeceğim seyler var. Allaha hamd olsun ki gelenekçi bir muslumanım.

  10. Çetin der ki:

    ayrıca şunu da dikkate al sevgili site yazarı kardeşim. ben buradaydım deyip iftiralar düzmek çok kolaydır. ben de diyebilirim ki, ben de bu yorumcunun abiyim aslında, bu çok sapık çok manyak biridir. cinsi sapıktır vs. oldu mu bu? dürüst olmak lazım. ne demiş atalarımız lafa değil işe bakılır. ayrıca bunlar konuşurlar BAV camiası yürür, it ürür kervan yürür. HE HE…
    Selamlar
    not: müno arkadaşlar, şimdi çıkmam lazım neden biliyor musunuz? Elazığ’daki tüm esnafa Harun Yahya’nın son açıklamasını dağıtmaya gidiyorum, gazeteden alıp fotokopi çektirdim. ondan sonra da inetrnet kafeye gidip ikna etmeye çalışacam ana sayfayı http://www.harunyahya.org yapsınlar diye. vaktim yok anlıycağnız sizle uğraşmaya, elazığda yapacak çok iş var.
    Sevgili arkadaşım yorumumu yayınlamanı rica ediyrum.
    selamlar

  11. 3d animation studio der ki:

    yazik …… insanlik oldumu acaba ??? hak savunucuları ve batil savunucuları hangisi dogru hangisi yalan sadece yuce rabbimiz Allah bilir .

    ama ben de bazi belgesellerini izledim ve islama olan ve hakka olan isteyim cogaldi , ama boyle konular kakkinda çok cahiliz galiba,
    hakli olsan bile iyi laflarla halledersin oldu oldu olmadi Allahin dediyi olur…

    ve haksiz taraf (batil ve hakdan aydinlanmaktan korkan karanlikta olan)
    ama kendini mutlu hissetmek isteyenlere lafim
    siz neden bukadar inat ediyorsunuz neden biraz huzuru kabul etmiyorsunuz
    sanmayin Amerika huzurlu yaniliyorsunuz isleri gucleri neysee,

    dunyaya tapmayin musriklerden olmayin , ve eyer Adnan bey Allah dostu derseniz yada kutsal gucu filan derseniz musriklerden olusunuz lutfen yanlis anlamayin , insanlar sadece Allaha tapmalidir sadece yuce rabbinize kulluk edin boyle imtihanlardan zararda cikmayin , ama yarun yihya belgesellerini kimse kotulemesin içinde hatalar olsada bazi insanları aydinlattigi için sevap almaktadir…
    kinciliyi birakalim lutfen islam bunu gereksim duymaz…
    Allah hepimize akil versin!

    Ben sadece iyi niyetle yorumladım (insallah)

  12. ayşe01 der ki:

    ellerinize sağlık tesadüf bende gazetede okuduğum bir haberle başladım yazınızı okumaya.adnan hocayı tam olarak araştırıp tanıyan biri değilim sadece medyadan ve internetten okuduğum onunla ilgili bilgilerden tanıyorum
    yazınızı çok begendim.bende ilk bakışta çok dindar yada tesettürlü değilimdir fakatiçimdeki inancımı hiçbir zaman kaybetmedim.şuna inanıyorum ki insanları değiştiren en büyük etken medya bizlerin dini inancınıda,inançsızlığınıda alevlendiren medya!hayatta heryapılan işin aşırısı zarar kabul ediyorum.evladı dine bağlı diye oglumun beynini yıkadılar sözlerini kınıyorum bende 25 yaşındayım 30 35 yaşındaki insanın kimse beynini yıkayamaz. Allah herkesi özellikle medya başındakileri doğru yola iletsin! tabi herkes bu sözü söylüyor ama en doğru dine giden yoluda kötü yol gibi gösteriyor YAZIK ÜZÜLÜYORUM

  13. süleyman yavuz der ki:

    ben bu haberi yaklaşık 1 ay önce okumuştum ama samimi söylüyorum hiç inanmadım çünkü biz buna benzer haberleri daha önce görmüştük medya gibi coğu yalan olan birşeyden ançak böyle bir tavır beklenir ama şunu iyi bilsin ler ki onların attığı iftira adnan hocamızın okurlarını daha da arttırıyor
    biz biliyoruz ki ülkemizin en üst makamlarını misyoner ve masonlar var ama hep iyilerin yanındayız ve de ölene dek böyle kalacağız
    saygılarla…….

  14. canarkadaş der ki:

    Kaleminize sağlık, çok iyi gözlemlemişsiniz, Bana göre başımıza olumsuz ne geldi ise bu medya denilen ekibin, bunda çok büyük rolü vardır, güzel bir tesadüf oldu bende bir kaç saat önce buna benzer bir yazı derlemiştim bakmak isterseniz bu http://worldarchivetr.com/f/index.php?topic=235.msg237#new linkten ulaşabilirsiniz, kolay gelsin, selamlar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.

css.php