İçeriğe atla

İsrail Filistin’e Neden Şimdi Saldırıyor?

Siyonist terör devletinin saldırılarıyla birlikte, birçoğumuz haberimiz olmasına rağmen çok da umursamadığımız bir “Gazze” mevzusuyla karşı karşıya kaldık. Bütün TV kanalları adeta ABD’nin Irak’a yaptığı körfez çıkartmaları gibi haberlerle doldu taştı. Gece saldırıları, füzeler, roketler ve tanklar…

Peki neden şimdi ve ramazan ayında? Bu soru gerçekten çok zor bir soru ve %100 cevabı kimse veremiyor. TV kanallarında şu ana kadar belki onlarca uzmanı dinledim. Birçoğu sadece en belirgin sebeplerle bu durumu izâh etmeye çalışıyor. Ama benim dikkatimi çeken farklı noktalar söz konusu ve bunları sizlerle bu yazıda paylaşmak istiyorum ama başlamadan önce temel oluşturacak birkaç bilgi notu vermek istiyorum. Bu maddeleri bir nevi ön bilgilendirme ve adeta artık gerçekliği %100 kanıtlanmış bilgiler olarak değerlendirebiliriz.

1-İsrail, hiçbir zaman tek başına hareket etmez, her zaman Amerika devleti ile ve istihbarat örgütleri içindeki dostlarıyla irtibatlı hareket eder ve önce puslu havayı oluşturacak bütün alt yapıyı oluşturur, ondan sonra hareketini yapar.
2-Dünyada siyonistler kadar birbiriyle bağlantılı (inter connected) başka bir güruh bulunmamaktadır. Her ülkede nabız tutarlar ve bunu da devamlı olarak hem İsrail’e hem de Siyonist ağa babalarına (baronlara) aktarırlar.
3-Farklı değerlendirmeler olsa da, Sabetay Sevi (Sabbatai Zevi) ile başladığına inandığımız bu gizli dünya devlet oluşumu, Kuran-ı kerimde bahsedilen ve toplumları ifsad ederek hedeflerine varmaktan hiçbir zaman vazgeçmez. En büyük hedefleri Arzı Mevdud’u (Vadedilmiş topraklar) ele geçirebilmek ve Hz. Süleyman mabedini inşa ederek bütün dünyayı yönetecekleri imparatorluklarını kurmak. Bunun için enva-i türlü oyunu hiç çekinmeden hazırlarlar.
4-İsrail hiçbir zaman Filistin ile arasında barış istemez.
5-İsrail Orta Doğu’da hiçbir zaman barış istemez ki şu anda etrafındaki coğrafyanın paramparça oluşunun arkasında yatanlar 15-20 sene gibi bir sürede açıklığa kavuşacak ve hepsinde parmağı olduğu çıkacak.

Şimdi gelelim, İsrail neden 2014 yılının Ramazan ayının ortasında böyle bir saldırıya kalkıştı sorusuna. Yukarıda belirttiğimiz ön kabullere göre, bu saldırı spontane bir saldırı olamaz. Dostlarıyla görüştükleri, puslu havayı oluşturdukları ve bütün kurgular hazırlandıktan sonra hayata geçirilen bir senaryodur. Müslüman coğrafyası IŞİD denilen bir cerahat ile uğraşırken, bu örgütün uzantılarının Filistin topraklarına ulaşmaya başladığının haberleri gelirken, etrafındaki bütün devletcikler (Irak, Suriye, Lübnan, Mısır) kendi içlerine düşmüşken, Rusya’nın başına Ukrayna belası sarılmışken, ABD’de ve Avrupada 100’lerce milyon insanın takip ettiği FIFA maçları varken, bu saldırılara sebep teşkil edecek çabaları ortaya koymak ve neticesinde saldırıları başlatmak en güzel zamanlamadır.

Fox News, CNN, MSNBC, BBC ve diğer bütün siyonist mülkü medya, haftalardır “radikal cihadcılar” tabiri kullanmakta ve devamlı uzun sakallı-Allahu ekber diyen tiplerin masum vatandaşların kafalarını kestikleri sahneleri yayınlamaktaydı. Batı niye kıpırdamıyor, niye birşey yapmıyor diye Türkiye’de devamlı hayıflanan kişiler Batıdaki bu algının farkında değil maalesef. Adeta Firavun’un sihirbazlarının oyunları gibi, Batı toplumları IŞİD vidyoları ile hipnoz edilmiş durumda. HAMAS demokratik olarak seçildi dendiği zaman dahi ilk cevap “HAMAS bir terör örgütüdür, teröristlerin IRAK’ta ne yaptığını hepimiz gördük” şeklinde bir cevap veriliyor.

Masum ve Gariban İsrail Ortadoğuda tehdit altında
Masum ve Gariban İsrail Ortadoğuda tehdit altında

İşin daha vahimi bu noktada başlıyor. Şu anda İsrail önümüzdeki yıllarda daha da genişletmeyi arzu ettiği “vadedilmiş topraklara” yapacağı saldırılara alt yapı oluşturacak bir deney yapıyor. Bu deneyde,
-Ellerindeki silahların gücünü ve imkanlarını tespit ediyorlar. Örneğin demir kubbe (iron dome) denilen füze savar cihazı Obama efendinin zamanında, milyonlarca dolarlık ABD yardım paraları ile yaptırttılar ama bir türlü test edemediler. Bu saldırı ile gördülerki, %20’ye yakın bir kaçırma oranı var ve bunun üzerinde çalışılması ve iyileştirilmesi adına ABD senatosundan hemen 621 Milyon dolarlık bir teşvik paketi çıkarttırdılar. 621 milyon doların 351 milyon doları Iron Dome’un iyileştirilmesi için harcanacak. Bu iş durulduğunda yapacakları ilk iş Iron Dome’un iyileştirilmesi ve kuvvetlendirilmesi olacak.
-Mısır’ın, Türkiye’nin, İran’ın ve çevresindeki diğer ülkelerin dostluklarını test ediyorlar. Orta Doğuda birkaç yıl içinde kalkışacakları işgal politikalarına en çok kim mukavemet gösterebilir ve bu mukavemette birbirleriyle bir ittifakları var mı şeklinde bir ön çalışma yapıyorlar. Bir sonraki adımda Suriye’ye ve Lübnan’a girecekleri zaman kimin mukavemet göstereceğini tespit ettiler. Birleşmiş Milletler’de ve diğer uluslararası kurumlarda kendilerine mukavemet oluşturabilecek kim var kim yok bunu görmüş oldular. Şu an için bu testte Suudi Arabistan, Irak, İran gibi ülkeler sus pus olmuş bekliyorlar.
-Mursi zamanında güçlenen ve şu ana kadar attıkları roket ve füzeleri temin edip saklayan HAMAS’ın, gücünü test ettiler. Birçoğunu kullandırtmak suretiyle adeta Hamas’ın silahsızlandırılmasını sağlıyorlar. Anlaşıldığı kadarıyla, İsrail’in işgal ettiği kısımlara kadar inşa edilen tüneller var. Bu tünellerin bir kısmını imha etme imkanı buluyorlar.
-İsrail içindeki safları ve Batıdaki yahudilerin ve dostlarının birliğini temin ettiler.
-Belki de en önemlisi, Orta Doğudaki radikalleşmeyi daha da katlıyacak ve bilhassa IŞİD gibi terörist gruplarının Filistin’e akın etmelerini sağlayacaklar.

Peki neyin deneyini yapıyor terörist İsrail? Batı medyasında Siyonist yandaşları tarafından artık yavaş yavaş demeçlerde “İSRAİL’in etrafı terörist gruplarla ve radikal cihadcılarla dolu, bu durum İsrail’e meşru müdafaa hakkı ve cevap verme hakkı verir” şeklinde ifadeler kullanılmaya başlandı. Yani demeye getiriyorlarki, “İsrail Dünyada yahudilerin özgürce yaşayabildiği tek toprak parçası. Zaten vadedilmiş toprakları. Biliyorsunuz Nazi’den çok çektiler ve kendilerine Ortadoğu’daki bedevi arapların aksine, batı standartlarında bir demokrasi kurdular, şimdi etrafındaki teröristler bu demokrasiyi tehdit ediyor, biz buna seyirci kalamayız”.

Dolayısıyla ben de diyorumki, İsrail’in Filistin’e ve Gazze’ye şu anda saldırmasının temel sebebi, bir sonraki adımda yapacakları saldırılara ve vadedilmiş toprakların tamamını işgal edebilmeleri için yapacakları saldırıların ilk adımıdır. Bu adımla birlikte birçok deneyimler elde ettiler. Suriye ve Lübnan ile başlayacak “vadedilmiş toprak” fetihleri umutları iyice kabardı. Şu anda içine girdikleri savaşı birşekilde anlaşmayla durdurup, savaş neticesinde öğrendikleri bilgileri kullanarak, planlarını daha da iyileştirip belki 1-2 sene içinde tekrar saldıracaklar. Tabi saldırmadan önce kendilerine yeni bir tehdit algısı oluştururak, “bakın benim varlığım birliğim tehdit altında, bundan sonrası için yapacaklarımdan ben mesul değilim, beni bu işe zorladılar” diyecek ve 1967 savaşında Arapların kendi üstüne gelip de Filistin topraklarının %80’ini kaybettikleri gibi, bu sefer kendileri fetih yapmaya kalkacaklar.

Herşeyin en iyisini Allah bilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.

css.php